28 Şub 2010

Batan geminin malları

Tasarım icatları neyi kolaylaştırıyor olabilir?
Endüstriyel ve taptaze fikirlerle koptuk gidiyoruz ''çokşeyler dünyası''na.

Herşeyimiz var da neyimiz eksik bizim?

Mutfak çekmecelerimizi bile ayıraçlar, raflar, gözler ile organize ettik diyelim.
Bir öğleden sonra keyifle yapılan bir ikea ziyaretinin faydaları bunlar.
Sonra saklama kutuları var, yatak altı depolama üniteleri, halılara kaydırmaz bıdıbıdılar

Yürekler neden böyle dağınık?
Böyle bomboş ya da?
Içimiz neden böyle kalabalık, herşey üstüste, yığılı, karmaşık, aşk ve heves, yalanla yemin ne kolay yedekliyor birbirini.
AŞK'a tapanların dımdızlak bir aşkları var sıkı tuttukları, ışıksız, uyumsuz ve yalnız.
Çareler tükeniyor asıl demek istediğim bu.

Yüzümüz yıllara hazır. Anti-aginglerle sardık sarmaladık onu.

Ama ne yapacağımızı bilmiyoruz gözlerimiz için? Gözlerimiz neler görüyor sahi?

Sabırsızlık, tembellik ve umutsuzluk.

Mimarlar daha yüksek tavanlı evler tasarlarken irice egolarımızı hesaba katıyorlar mi mesela?
Sığmıyoruz hiçbir yere.
Ne güzel bir aşka ne de odalara!
Gözlerimizden çok aşklar, büyük sözler, bencillikler ve yalanlar saçılıyor.

Ardına kadar açıp gözümüzü şöyle dik dik bakmak lazım içimize.
farzedelim bir batan gemideyiz,
neleri kurtaracağız öncelikle?

Hiç yorum yok: