30 Kas 2015


Koynumda çaresiz bir kurt uluyor
Selaları dinliyorum
Mermerlerde gözüm
Adım yok adım yok
Kendi ölümü arıyorum

Yapılması gerekeni yapmak adına
Kollarında kanayan birini nasıl bırakıp gidebilirsin
İki kadeh, iki şiir, iki çığlık korkusuna



Rüyalarını kimseye anlatmamalısın!
Bir kuş bulup gözlerinin içinde
Sabaha kalmaz sustururlar

Sessizce kırılan, sendeleyen bir şey
Satır aralarında
Kış başlıyor
Çay içelim birlikte sabahlarında

Üşümeler, kış elbiseleri, uzun yağmurlar başlıyor


22 Kas 2015



Yakama taktığın çiçeğe
Başımı eğip bakmıyorum
Bıraktığın evlere, denizlere, beyaz örtüsüne şu masanın
Bu yatağın ayak ucunda bir heykel gibi kıpırtısız

Bekleyen kim
Kımıldamadan, ah etmeden
Bir taş köprü gibi iki boşluğun arasını tutan
Kimin ölüsü
Şimdi tel tel kendi saçlarını yolan

Başımı eğip bakmıyorum
Göğsümün orta yeri kan
Kırılan bardaklara
İçimin gümbürtüsüne

Aşk kimle ne konuştuysa
Yalan!

Dünyayı şu kiraz ağacının üstünden bir kere daha izlemek için
Neler vermezdim!
Senin dallarında kalmak için
Kırılmadan , kurumadan, senin gövdene saklanarak


Kaç şimdi arkasında ayna olan kapılardan!