Ofisce kafayı sıyırmışlığımızın emaresidir:
Özlem ve Tuncay : - Ya Sezi Hanım öğlen Caddebostan sahilde çay içtik çok güzeldi. Siz niye gelmediniz?
Sezi: - E çağırmadınız ki. Vahiy mi gelecek bana sahilden gel gel diye.
Tuncay: - Çağıracaktık ama siz bizi sattınız başkalarıyla yemeğe gittiniz.
Sezi: - Bu cümleyle bir yargıda mı bulunuyorsun yoksa bir davranışı objektif olarak tespit mi ettin? (not: Dün ekipçe bir ps...ikolog-sosyologtan değerleme eğitimi aldık , ekibimizi değerlendirirken mümkün olduğunca yargıdan kaçınıp ölçülebilir araçlarla yetkinlik saptamaya dair)
Tuncay: - Tamamen yargı.
Sezi: - Çok pis uçan tekme atarım Tuncay bunu biliyor muydun?
Özlem: - İşte net bir davranış!
Tuncay: - Ama yargı da içeriyor; çok pis tekme ama neye göre kime göre? Yani havada üç veya uçan tekme deseydi ölçülebilir bir davranış olurdu ama çok pis uçan tekme bana biraz muamma.
Sezi: - Allaaaaaa tutmayın beniiii:)