Kendi Masumiyet Müzemi kuruyorum....Siz ne sergilemek istersiniz?
Okula yeni başladığım o gün,
Sene sonunda imzalattığım o beyaz yaka,
Kırmızı pinokya bisikletim bir de!
Büyüyünce uzaya gitmeye niyetli bir çocuk
Horoz şekeri olur bak kırmızı kırmızı,
leblebi tozu, patlayan şeker ve bolca çatapat!
Annem de gelsin içimdeki en güzel şeylerin tahtına kurulsun
Bayram arifesinde yeni ayakkabıları kimin başucundaysa,
heeeeeeeeey duymuyor musunuz sesimi?
Bir bebeğin ilk adımı, anne sütü,
ve kaybedince ölürüm sandığın ilk aşk da
yerini alsın masumiyet müzemizde.
Seni seviyorum diyen bir adamın o gözleri,
yeni evine yerleşen gelin kızın yüreğindeki o sevinç
çeyiz sandıklarındaki tüylü terlikler,
dantel-saten kombinezonlar bile gelsin.
Bayramda elini öptüğüm tüm tonton akrabalarım
ve içine para sıkıştırdıkları kolalı mendiller
geri gelsiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiin!
Yaz tatili (koca yaz boyu diyorum kocaman upuzun bütün yaz boyunca)
Annemin patates kızartması ve köfte menüsü (ben 7 yaşındaykenki tadında ama)
Annemin evime geldiğinde benim için erittiği ütü dağları
kazağın ne güzel dediğimde al senin olsun diyen bir dost
aşka inanmayı sürdüren,
aşık olabilen
ve hala (tanrıya şükür) kalbi kırılabilen
filmlerde gözleri dolan insanlardan istiyorum.
Ev bahçelerinde konu komşu arap sabunuyla yıkanan halılar,
Tatilin ilk sabahı,
karşılıksız iyilik yapmanın huzurlu uykusu,
düğünlerde geline takılan çeyrek ziynet
taze demlenmiş çay da olacak müzemde
Zamana yenilmemiş,
aksiye güzelleşmiş bütün basit zevkler;
Yeni yıkanmış nevresimlere sarınıp uyumak,
Pazar sabahları kaşarlı simit
Anneannemin başındaki mis kokan tülbent,
Hacıya gidip gelip bana arap altını diye kakaladıkları sarı teneke bilezikler
Geri geliiiiiiiiiiiiiiin!
Her şeye rağmen dünyanın güzelliği
Dostlarımın omzunda ağlamak,
İstersem benim için orada olacaklarını bilmek,
ve babamın mavi gözleri
ve ilelebet gerçekten ve çok sevdiğim her şey
bir anıt gibi dikiyorum sizi
30 yaşımın panayırında
hep benimle kalın nolur!