2 Ağu 2010

Yaptığım herşeyin afilli bir nedeni vardı çocukken.
''öyle istiyordum!''
Ranzadan sarkmak, ablamın saçına uyurken bal ve toz deterjan sürmek, sevmediğim kimselere dil çıkarmak, ekmek arasına izmir köfte yemeği tıkıştırıp sokağa dönmek, mızıkçılıklar, ''onu da isterim, bunu da isterim''cilikler,
lunaparklar ve önümdeki o koca uzun yazlar.
Denizden ellerim buruşurdu, tenim tuzlanırdı o yazlarda.
Yıllar başka nedenlerle geliverdi...
Ruhum ''başka'' oyunları oynamayı reddediyor şimdi.
Şu masadan kalktığım anda yerimi binlerce kişi gayet şahane dolduracakken,
ve bu maliyet analizleri, projeksiyonlar , uzun toplantılar hengamesinde benden hiçbir şey olmadığını adım gibi bilirken neden hala buradayım. ''Gibi'' yapıyorum?
Denizi böyle özlemişken?
Büyümediğimi biliyorum... Neden yaşantım bunca ciddileşti?

Hiç yorum yok: