Bir kadın beyaz tülleri yıkamış kurutuyor
ve bekliyor
Odalarda
Kırmızı bir şeyleri...
Büyük bir yağmur
yağdı yağacak
Gözlerinde
Kadın tavanın köşesinden çelimsiz bir örümceği doluyor süpürgenin sapına
Pencereden salıveriyor
Gidip oğlunu öpüyor
Odalarda
Pirinç yıkıyor ''yarına''
ve bir dilek tutuyor yirmiüç yaşına
''iyi ki doğdum''
3 yorum:
iyi ki!
iyi ki :)
bugün buraya kendini tanımak adına birşeyler yazmak istiyorum.
ünlü bir sözlüğe de yazdım bu yazıyı:
KENDİNİ TANIMAK
en güzeli tecrübe ile olandır.
mesela ben,
öyle güzel bir şey keşfettim ki kendimle alakalı, bu özelliğim benim hayatımı kurtarıcı nitelikte.
çünkü kendimle gurur duymamı sağlıyor.
ben kötü biri olamıyormuşum.
öyle dramatik durumlar oldu ki karşılaştığım; yapamadım. kötülük yapamadım.
o yüzden kendimle gurur duyuyorum.
ben kötü biri olmadım.
sonra farkettim ki içimde kötülük taşıyamıyorum.
bu yüzden son bir yıldır yediğim kazıkların ve gördüğüm zararın haddi hesabı yok.
ama olsun,
kendimle ilgili öğrendiğim bu şey, müthiş bir şey.
ben kötü olamıyorum.
o zaman ne yapıcaz?
o zaman daha ihtiyatlı olucaz.
madem savaş sevmiyoruz; savaşacağımızı düşündüğümüz durumlardan uzak durucaz.
dik durucaz.
çünkü hem iyi olup hem de haklılığının ardında durmak öyle kolay değil.
güçlü olucaz.
dediğim gibi kolay değil, hem haklı olup hem de söylediğinin ardında durmak.
kendimizi sevicez.
çünkü madem savaşamıyoruz, savaşmamak için insanlara hüs-ü zan ediyoruz; o zaman o zararlı durumları yanımıza almayacağız.onlara prim vermeyeceğiz.
insanların bizim için ne düşündüğüne kulak asmayacağız. çünkü zaten iyiymişiz. kendimizi hin sanırken, melekmişiz de haberimiz yokmuş. en ufak bir kötü bakışımız bile en başta bizi rahatsız ediyormuş.
o yüzden zaten kendimizi sevmek için çok önemli bir nedenimiz varmış.
kendimizi çok sevmeliymişiz.
bi de tabii yanlış kişilerin bizi mutlu edeceğini düşünmemeliymişiz.
haa bir de tabii akıldan çıkarmamak gerekiyor:
birileri bizi kötü insan yapacaksa, kişiliğimize çok aykırı davrandıracaksa onu sevmeyelim.
Yorum Gönder